İşçi ile işveren arasındaki sözleşme İş Sözleşmesi’ dir.
Bu sözleşme türü Borçlar Kanununun 393. maddesinde
“İş sözleşmesi, işçinin işverene bağımlı olarak belirli veya belirli olmayan süreyle iş görmeyi ve işverenin de ona zamana veya yapılan işe göre ücret ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.”şeklinde tanımlanmıştır.
Sözleşmenin tanımından da anlaşılacağı üzere sözleşmenin niteliğini belirleyen iş görme edimidir. Buna rağmen her iş görme edimi temeldeki sözleşmenin iş sözleşmesi olarak tanımlanması için yeterli değildir.
İş sözleşmesi yazılı yapılabileceği gibi sözlü de yapılabilir. Buna göre “iş sözleşmesini imzalamadım” denilse de bir iş ilişkisi kurulduğunda tarafalar sözlü olarak iş sözleşmesini yapmış olur.
Taraflar arasında iş ilişkisi başlamış ise işçi bunu her türlü delille ispat edebilecektir. Buna göre “iş sözleşmesi yoksa kıdem tazminatı” alınması şartları oluşmuş ise yine de mümkündür.
İş sözleşmeleri çalışma biçimleri bakımından tam süreli veya kısmî süreli yahut deneme süreli ya da diğer türde oluşturulabilir.
Belirli süreli sözleşme, İş Kanunu’nunda; “Belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan sözleşme belirli süreli iş sözleşmesidir.” Şeklinde açıklanmaktadır.
Hangi tarihte sona ereceği belirlenmemiş sözleşmelere belirsiz süreli iş sözleşmeleri denilmektedir. Sözleşme imzalandığı tarihten itibaren geçerli olan bu sözleşmenin ıslak imzalı örneği işçiye verilmelidir. Belirsiz süreli iş sözleşmesinde herhangi bir nedenden fesih olursa bu durum karşı tarafa süresinde ve fesihten önce bildirilmesi gerekir. Fesih bildirimi yapmayan taraf ihbar tazminatı ödemek zorundadır.
İş Kanunu’nda işçiler için normal haftalık 45 saatlik çalışma süresi belirlenmiştir. İşçinin normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal işçiye göre önemli ölçüde daha az belirlenmesi durumunda sözleşme kısmî süreli iş sözleşmesidir. Kanunun yürürlüğe girdiği dönemde, maddede yer alan “önemli ölçüde az” ibaresi tartışılmıştır. Önemli ölçüde az ile işyerinde tam iş sözleşmesi ile yapılan emsal çalışmanın üçte ikisi oranına kadar yapılan çalışma anlamına gelmektedir.
İş yerinde çalışanlardan birinin geçici bir süre ile çalışmaya ara vermesi veya sona erdirmesi durumunda işverenin bu süre zarfında ihtiyaç halinde ulaştığı ve çalıştırdığı işçiler ile kurulan ilişkiye Çağrı Üzerine Çalışma ilişkisi denir. Çalışma süresi işveren tarafından belirlenmemişse İş Kanunu’na göre haftalık çalışma süresi yirmi saat olarak kabul edilir. Ayrıca işbu sözleşmede belirlenmemişse, işveren her çağrıda işçiyi günde en az dört saat üst üste çalıştırmak zorundadır.
İşçi ve işverenin iş sözleşmesini devam ettirip ettirmeme kararını belirli bir sürenin sonunda vermelerine imkan veren iş sözleşmelerine deneme süreli iş sözleşmeleri adı verilmektedir. Deneme süreli iş sözleşmesinin süresi en çok iki ay olabilir. Toplu iş sözleşmelerinde bu süre dört aya kadar uzatılabilir. Deneme süresi içerisinde işçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer haklar saklı olmak şartıyla ihbar süresi olmadan sözleşme feshedilebilir.
Birlikte ekip halinde çalışan işçilerin başında olan takım lideri ile işveren arasında yapılan sözleşme türüdür. Ekipten bir kişi işe başlarsa sözleşme de başlamış olur.
Daha fazlası için onedocs'u keşfedin!