Günümüzde kurumlar ve çalışanlar için verimlilik parametrelerinin değişim halinde olduğunu biliyoruz. Pandemi süreciyle birlikte ortaya çıkan çalışma prensipleri, bu parametreleri domine ederek çalışma alanlarımız ve kurumsal iletişimimiz üzerinden yeni perspektifler yarattı.
Bu değişimlerin yanı sıra kurumsal hedeflerimizi, planlamalarımızı ve ölçeklendirmelerimizi de gözden geçirdik ve yerine yenilerini koyarak yapılandırmalar gerçekleştirdik. İşte tam bu noktada istikrarınızı ve verimliliğinizi nasıl arttıracağınızı düşünüyorsanız, belirlediğiniz hedeflerin Kaizen metodolojisiyle çok da uzakta olmadığını söyleyebiliriz! Kaizen metodolojisini mercek altına alarak kurumsal verimliliğiniz üzerine birlikte düşünelim!
Modern Batı felsefesinin Uzak Doğu’nun bilgeliğiyle alt edildiği son zaman diliminde adını daha sık duymaya başladığımız Kaizen kelimesi, Japonca’daki değişim anlamına gelen Kai ve Zen iyileştirme anlamına gelen kelime grubundan oluşmaktadır. Hem bir kişisel gelişim hem de iş geliştirme yöntemi olarak Kaizen, sürekli daha iyisini yapmak için çalışma ve kendini veya işi geliştirme felsefesi olarak kısa özetlenebilir. Masaali Imai’nin kitabıyla tanıştığımız bu felsefe iş dünyasına uyarlandıktan sonra geniş kitlelerce benimsenmiştir.
Yöntemin temel çekirdeği, çalışanlar ve birlikte yaptıkları iş arasındaki işbirliği ve iletişim etrafında merkezlenir. Temel amacı, olası riskleri ve sorunları azaltmak, verimlilik seviyesini artırmak, işyerine olumlu bir tutum getirmek ve yenilik yapmak olarak söylenebilir.
Kaizen’in temel hedefi evde, işte ve yaşamın diğer tüm alanlarında her gün bir önceki günden daha iyi olmak için adım atmak olarak açıklanabilir. Bu prensibi kurumsala indirgediğimizde ortaya çıkan ölçekler; çalışanlar arasındaki iletişim, ortaya çıkan problemler ve çözümlerin belirlenmesi için alınan aksiyonlar olarak beliriyor. Standartları korumayı ve iyileştirmeyi hedef alan Kaizen ilkelerinden birkaçını sıralayalım:
Herhangi bir işi en iyi şekilde yapabilmek için kullanması gereken yakıt motivasyondur. Mükemmeliyetçilik Kaizen metodolojisine göre zaman ve verimlilik kaybı olarak tanımlanmaktadır.
Farklı ölçeklere sahip her kurum için ana öncelik yaratıcılık olmalı! Çünkü Kaizen ilkesine göre, başarılı olabilmek için sermayeye ihtiyaç yoktur. Karşınıza çıkan problemlerde yaratıcılığınızı kullanarak düşük maliyetli alternatiflere yer açabilirsiniz.
Yaratıcılığı destekleyen bu ilke de aslında kurumsal ölçekte uyarlandığında yeniliği yakalamak olarak özetlenebilir. Yenilikçi olun, yeniyi bünyeniz içerisine davet edin. Kısaca, kutunun dışına çıkarak güncelliğinizi koruyun!
İlerleyebilmenin koşulu ne kadar tökezlediğinizde değil, tökezlediğinizde yeniden kalkıp yürüyecek gücü bulmanızda saklı. O yüzden sorunlarınızı tespit edin, çözüm bulun ve hareket edin! Hedef ile kişinin arasında duran engelin objektif bir şekilde araştırılmasını önemseyin.
Küçük adımlar, beynin yeni bir davranış biçimine ya da alışkanlığa karşı gösterdiği direnci ortadan kaldırarak başarısızlığa uğrama riskini de azaltıyor. Kurumsal ölçekte büyürken adımlarınızı küçük atın, benimseyici olun.
Kaizen metodolojisinin en önemli detaylarından biri “Neden” sorusunu önemsemek. Toyota’nın benimsediği bu uygulama, beş farklı “Neden” sorusunu sorarak bileşenine uygun yanıt vermeye dayanıyor. Sorunları tespit etmek için önemli bir prensip olarak öne çıkan 5 "Neden" sorusu her türden kurum için önemli! Örneğin;
Soru 1: Ürünümüzün teslimatı neden gecikti? - Cevap: Çünkü sunucularımız çöktü.
Soru 2: Sunucularımız neden çöktü? - Cevap: Çünkü ekipman eskimektedir.
Soru 3: Ekipman neden eski?
- Cevap: Çünkü daha yeni sürümlerle değiştirilmemiştir.
Soru 4: Neden değiştirilmedi?
- Cevap: Çünkü gelişmiş ekipman için bütçe yeterli değildi.
Soru 5: Bütçe neden yeterli değildi? - Cevap: Çünkü bu ay gelirimiz düştü.
Verdiğiniz cevaplardan yola çıkarak yanlışları hızlıca doğruya çevirin, tespit ettiğiniz problemlerle ilgili mevcut çözümlerinizi geliştirin ve iş alanınızı pozitif bir atmosfere çevirerek verimliliğinizi yükseltin. Kaizen metodolojisinin dayanağı tam da burada yatıyor ve 5 kere “neden” sorusunu sormak kurumsal verimliliğinizi arttırmada benimseyebileceğiniz etkin bir ilke olarak öne çıkıyor.
Uzaktan Çalışma Kurumsal Kültürü Etkiledi Mi? yazımızı okuyarak verimlilik ve çalışma prensiplerine dair detaylı bilgiye sahipi olabilirsiniz.